Cuma, Mayıs 19, 2006

en güzel(kötü) günüm gecem

Çarşamba akşamı izmirden adanaya geldim,ailemin yanına.Bir kaç gündür fena halde bunalımdaydım,tam bir çöküntü içersindeydim.Herşeyi unuttum burda.Fena halde özlemişim ve onların yanında bulduğum huzuru unutmuşum.Kapıdan adımımı atmamla o duyguyu yaşamam bir oldu.Birden korunduğumu ve beni düşünen,bekliyen insanların olduğunu gördüm,bu gerçekten harika bir şey.Bazen birşeyleri benim yerime düşünen insanların olması çok güzel.Mesela çarşamba günü sağlık karneme ilaç yazdırmam gerekiyordu.Bende sağlık ocağına gitsem yazarlar sanırım dedim.Ama o gün yapacak çok işim vardı,çünkü adanaya gelecektim akşam.Herşeyi sıraya koydum önce sağlıkocağına gidicektim yakın olduğu için,daha sonra da bankaya gidip para çekecektim.Sağlık ocağına gittim(daha önce hiç gitmemiştim)kayıt bölümüne gidip karnemi verdim kayıt yaptırıyordum 1 ytl dedi.Bende en son param olan 3ytl ye kent kart doldurtmuştum.Sağlık ocağında sanki para istemicekler ya benimkide akıl işte.Çantama bakıyorum hiç para yok rezil oldum ne diceğimi bilemedim bende kentkart geçer mi burda?die bir espiri yaptım ama pek hoş karşılanmadı tabi,nerden bilsin son paramı da kent kartına verdiğimi.Sonra durumu izah ettim ve ordaki yaşlı bir amca öğrencisin dimi yavrum ben senin yerine verim dedi ve paraya ihtiyacım olup olmadığını sordu bende utandım ve durumu ona izah ettim.Amca dedim akbank burda yok ya,uzak diye önce buraya gelim dedim yoksa çok teşekkür ederim param var dedim.Oda sadece 1 ytl yi oradakilere verdi ve herkes gülmeye başladı gerçekten çok utandım ve bugünlerde nekadar düşüncesizce davrandığımı anladım.Ama eğer annem yanımda olsaydı 1000 defa tembihlerdi beni,parasız yola çıkma diye.Hep annemin tembihlerinden sıkılırım ama meğer kadın hep doğruyu söylüyormuş.Her neyse işte karneme ilaçları yazdırdım eczaneye girdim almak için.Burda işlemleri bekledim yarımsaat ama sonra karnemin vizesinin dolduğunu,ilaçları alamicağımı öğrendim.Artık siz düşünün halimi birde sağlık ocağını bulmak için o sıcakta dolaştım tüm sokakları.Akşam yolculuk var bide ben ölmüş bir haldeyim.Valizimi taşicam çankayaya kadar servise bincem,otobüsle yarım saatlik bir yol.Eve döndüm buseferde ev arkadaşlarım ev bulmuşlar ben gitmeden bakalım diyorlar mecbur bakcam.Aldım valizimi durağın karşısındaki pastaneye bıraktım evi görmeye gitti.Ev çok güzeldi allahtanda biraz mutu oldum.Tam okulun karşısı,altta 24 saat açık market harika dedim.Sonra ben tam durağa giderken bir sınıf arkadaşımı gördüm ellinde valizler.Nereye dedim meğer aynı uçaktaymışız işler iyiye gitmeye başladı dedim bende tek başıma nasıl gitcem dioyordum.Beraber otobüse bindik hiltonun orda indik.Tam çarşının ortası cikis bir yer bizim ellerde ağır ağır valizler taşımaya çalışıyoruz.Tam hiltonun önünden geçerken italyadan gelen iş adamlarıymış bize seslendiler.İşte valizlerinize yardım edelim falan diye.Üstlerinde takımları böyle ağır tipli insanlar.Bende Seza'ya(arkadaşım)bırak taşısınlar ya dedim:)Türkçe anlamıyorlar tabi:)Verdik valizleri,valizlerde felaket ağır falan diyorlar.Hemen sohbete başladılar nereye böyle tatile mi falan diye.Bizde adanaya tatile dedik tabi adanayı da biliyorlarmış iş için falan gitmişler, gülmeye başladılar tatil için adanaya mı gidioyorsunuz diye.Bende ailem orda orada yaşıyordum zaten dedim.Sonra bizi servise bırakıp bir an önce bizden kaçtılar:)Ama bizi büyük bir yükten kurtardılar çok saolsunlar.Kötü başlayan günüm iyi devam ediyordu.Sonra hava alanında beklerken bizimle yaşıt iki kişinin bizi sürekli gözetlediğini farkkettim.Seza'ya gösterdim evet farketmiştim dedi ve bakışları fena halde rahatsız etmeye başlamıştı bizde yerimizi değiştirdik hemen.Sonra arkamıza gelip oturdular ve arkasına dönüp bana;pardon beni bir yerden hatırladınız mı dedi ki hiç tanımıyordum bende hayır dedim ama ebru değil mi dedi hayır dedim çukurova üniversitesi değil mi dedi hayır dedim peki nerde okuyorsunuz dedi birden kalakaldım seza ya baktım sonra da okumuyorum dedim tabi pek inandırıcı değildi ama etrafımızdakiler de rahatsız olduğumuzu anlamıştı.Sonra tekrar yerimizi değiştirdik.Genellikle bir çok kız böyle olaylarla karşılaşır ve normaldir tanıyorda olabilirdim gerçekte söylüyor olabilirdi ama benim en rahatsız olduğun tarafı tam bir sapık gibi iki gözün üzerimde olması.Bir insan neden bukadar yüzsüz ve yılışık olabilir ki birde üniverste öğrencileriydi gerçi şimdi üniverste okuyanların hepside doğru düzgün kişiler olmuyor.Malesef birde aynı uçaktaymışız ve koltuklarımız yanyanaydı.Adana'ya gidene kadar rahatsız ve tedirgin oldum.Ama neyseki annemler beni almaya geldilerde kurtuldum.Ve böyle atraksiyonlu sonu çok güzel bir gün geçirdim.Şimdide bana kızıyorlar yine mi bilgisayar başındasın diye:) Meltem Cumbul sarı etek ve müslüm gürses sebahat abla çok güsel yaaa ben hiç mi hiç dinlemeyen biri abimin tavsiyeleriyle bağımlıları oldum.
fulya'süppeeerr'guler

Hiç yorum yok: